Yargıtay, evliliği meslek haline getiren kadın nedeniyle tarafların boşanmasına karar verdi
Boşanma davasında dikkat çeken ayrıntıya Yargıtay son noktayı koydu.
Bir vatandaş, evlendiği kadının 5 gün sonra hiçbir sebep yokken düğün takılarını alarak evden ayrıldığı gerekçesiyle mahkemeye başvurdu.
Olayın aslı ise başka çıktı.
Ardından kadını aramak için iz süren vatandaş, gittiğinde çevredekilerden duydukları karşısında büyük şok yaşadı.
Ailenin kızlarını bu şekilde çok kez evlendirdiğini öğrenen adam, dolandırıldığını anladı.
Evlenme niyetiyle hareket etmediği anlaşıldı
Davalının üvey babası da bu hususu doğrular nitelikte tanıklık edince ceza dosyası dikkate alınarak davalının evlenme niyetiyle hareket etmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmasına karar verildi.
Bu karara karşı davalı kadın tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunuldu ve dosya istinaf incelemesine gönderildi.
Boşanma davasının reddine karar verildi
Bölge Adliye Mahkemesi'nce yapılan inceleme sonunda, “müşterek evi terk etmenin TMK’nın 166/1. maddesine dayalı olarak açılan davalarda tek başına boşanma nedeni olan kusurlu bir davranış niteliğinde kabul edilemeyeceği, kaldı ki; kadının erkek hakkında ceza davası açılmasını gerektirecek bir takım iddialar gerekçesiyle evi terk ettiği, bunun dışında mahkemece dinlenen davacı tanık beyanlarından da davalının evlilik birliği içerisinde kusurlu bir davranışının ispatlanamadığı, gerçekleşen bu duruma göre taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikle bir geçimsizliği kabule elverişli ciddi sebep ve delillerin tespit edilemediği” gerekçesi ile hükmün kaldırılmasına ve davanın reddine karar verdi.
Temyize başvurdu
Bu karara karşı davacı erkek temyiz başvurusunda bulundu ve dosya Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’ne gönderildi.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kadının evlenmeyi kazanç sağlamak üzere yapmasının boşanma davasının kabulünü gerektirdiğine dikkat çekti.
"Kadının evlenmeyi kazanç sağlamak üzere yaptığı anlaşılmaktadır"
Temyiz incelemesi sonunda Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, bozma ilamında şu ifadelere yer verdi:
Bölge Adliye Mahkemesi'nce her ne kadar ‘Bu ceza dosyası içerisinde tanık olarak dinlenilen ve eldeki boşanma dosyasında beyanının hükme esas alındığı anlaşılan İsmail D.’nin beyanlarının, davalının evlilikten önceki yaşantısına ilişkin olduğu’ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de davalı kadın evlilik öncesinde gerçekleştirdiği olaylar nedeniyle evlilik sırasında da yaygın söylentiye neden olmakla evliliğin onurunu gözetmeyerek birlik görevlerini ihmal etmiştir. Kaldı ki, çıkar amacıyla evlilik yapma iradesinin halen devam ettiği, önceki olayların da bu evliliğinde karine teşkil edeceği, birlik görevlerini yerine getirmemek üzere evi terk edip gittiği, erkeğin usulüne uygun şekilde dayandığı ceza dosyası ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde kadının evlenmeyi kazanç sağlamak üzere yaptığı anlaşılmaktadır. Hal böyle iken ilk derece mahkemesinin davanın kabulü kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.