Dünyanın dört bir yanından Müslümanlar, hacı olmak için kutsal topraklara gitti...
Haccın bütün gereklerini yerine getiren Müslümanlar, şimdi bunun mutluluğunu
yaşıyor.
Şeytan taşlandı, ziyaret tavafı yapıldı
Arafat ve Müzdelife'de Kurban Bayramı arifesinde vakfe
görevlerini yapan ve daha sonra Cemerat'a geçerek "büyük şeytan"
olarak ifade edilen "Akabe cemresi"ne 7 taş atan Müslümanlar, daha
sonra Kabe'de ziyaret tavafı ve sa'yi gerçekleştirdi.
Kurbanları kesilip tıraş olduktan sonra ihramdan çıkarak
hacı olan Müslümanlar, bayramın ikinci ve üçüncü gününde de şeytan taşlamayı
sürdürdü.
Hacılar, Mescid-i Haram'a yürüdü
Kafileler halinde Cemerat bölgesine ulaşan hacılar,
Müzdelife ve Arafat bölgelerinden topladıkları yedişer taşı bayramın ikinci ve
üçüncü günü sırayla "küçük, orta ve büyük şeytan"a attı.
Şeytan taşlamanın ardından büyük çoğunluğu yakında veda
edecekleri Kabe'ye yönelen hacılar, veda tavafı yapmak üzere Cemerat'tan
Mescid-i Haram'a yürüdü.
Türkiye'den gidenlerin bir kısmı Medine'ye geçiyor
Buraya ulaşan hacılar, tavafın yanı sıra namaz kılıp
Kur'an-ı Kerim okudu, dua etti.
Hacıların kutsal yolculuğunda sona yaklaşılırken,
Türkiye'den kafilelerle hareket ederek kutsal topraklara gelen hacı adaylarının
bir kısmı Medine'ye bir kısmı ise Mekke'ye ulaşmıştı.
Mekke'ye gelen hacılar bugünden itibaren kutsal yolculuktaki
ikinci durakları olan Medine'ye gitmeye başlayacak.
24 Temmuz'da bitecek
Kurban Bayramı öncesinde Medine'den Mekke'ye gelen kafileler
ise Mekke'ye veda ederek Cidde'den hava yoluyla Türkiye'ye dönecek.
Kutsal topraklardan Türkiye'ye dönüşler, yarın başlayacak,
son kafile ise 24 Temmuz'da hareket edecek.
Diyanet İşleri Başkanlığı Başkanlık Müşaviri Ulvi Ata, hacıların haccın farizalarını tek tek yerine getirdiklerini
söyledi.
Buruk bir sevinç yaşanıyor
Binlerce hacının artık Kabe'de veda tavaflarını yaptığını
dile getiren Ata, "Hacılar buruk bir sevinçle Medine-i Münevvere'ye gitmek
üzere hazırlıklarını yapıyorlar. Burada bulunmak, Kabe-i Muazzama'ya ulaşmak,
onu etrafında dönebilmenin bahtiyarlığının tarifi yok. Tam da bu güzelliği
yaşarken ayrılık vakti geldi." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığının hac mevsiminden çok önce
hazırlıklarını yaptığını belirten Ata, Başkanlığın hac süresince de titizlikle
çalışmalarını sürdürdüğünü ifade etti.
